Caitlin Johnstone
Cristina, Twitter’da şöyle soruyor: “Lütfen umutla ilgili güzel yazılarından bir tane daha yazabilir misin? Umudum kalmadı galiba. Umuda ihtiyacımız var.”
Açıkçası, şu anda birinin nasıl umutsuz olabileceğini anlayamıyorum. İmparatorluk propaganda makinesi, hayatımız boyunca hiç görmediğimiz şekillerde çöküyor. Anlatı kontrolünü sağlamlaştırmak için bu kadar çok çaba harcamazlardı, buna ihtiyaç duymasalar; ama artık anlatı kontrolleri parçalanıyor.
İsrail’e bakın. Bu, anlatı manipülasyonunun önemini öylesine derinlemesine kavramış bir imparatorluk uzvu ki, bu uygulama için kendi terimlerini bile üretmişler: “Hasbara.” Batılıların Siyonist yapıyı algılayış biçimini etkilemeye yönelik sayısız sistem kurmuş durumdalar. Ama kaybediyorlar.
İsrail ve destekçileri, anlatıyı kontrol etmenin ne kadar önemli olduğunu belki de dünyadaki diğer tüm halklardan daha iyi biliyorlar; ama yine de anlatı üzerindeki kontrollerini kaybediyorlar. İsrail’e yönelik küresel destek hızla düşüyor ve tarihte ilk kez daha fazla Amerikan seçmen Filistinlilere, İsraillilere olduğundan daha fazla sempati duyuyor.
Ve İsrail panik içinde. Propaganda ve etki operasyonlarına yönelik harcamalarını artırıyorlar; bu sırada Larry Ellison gibi milyarder Siyonistler, sosyal medya platformları ve ana akım haber kaynakları üzerinde daha fazla kontrol sağlamak için servetlerini kullanıyorlar. Buna ihtiyaç duymasalar bunu yapmazlardı — ve zaten bu da işe yaramayacak. Ne kadar çok propaganda yapılırsa yapılsın, insanları iki yıldır canlı yayınlanan bir soykırımı görmemiş gibi davranmaya ikna edemezler. Propaganda güçlü bir araçtır, ama sihirli değildir.
Beyaz Saray’daki Siyonistler de panik içinde. Donald Trump, ateşkesi sağlama amacının Netanyahu rejiminin yarattığı halkla ilişkiler krizinden İsrail’i kurtarmak olduğunu belirtti ve şöyle dedi: “Bibi işi çok ileri götürdü ve İsrail dünyada çok fazla destek kaybetti. Şimdi ben bu desteğin hepsini geri alacağım.”
Bu duygular, Trump’ın damadı Jared Kushner’ın kısa süre önce 60 Minutes programında verdiği röportajda da yankı buldu. Kushner, başkanın “İsraillilerin biraz kontrolden çıktığını hissettiğini” ve onları dizginlemek gerektiğini düşündüğünü, bunu İsrail’in kurbanları için değil, “uzun vadede çıkarlarına aykırı olduğunu düşündüğü şeyleri yapmalarını engellemek için” söylediğini belirtti.
Dolayısıyla, imparatorluğun unsurlarının, halkın imparatorluğun eylemlerine dair algısına tepki olarak davranışlarını değiştirmeye başladığı bir noktaya çoktan gelmiş durumdayız. Bunu birdenbire vicdani bir uyanış yaşadıkları için yapmıyorlar; algı yönetimini sürdürmeleri gerektiği için yapıyorlar. Kamuoyunun belli bir eşiğin ötesinde onlara sırt çevirmesi halinde, son derece tehlikeli bir duruma düşeceklerini gayet iyi biliyorlar.
Tarih boyunca halk, zalim yöneticilerine karşı başkaldırıp kafalarını uçurduğunda, dünyanın oligarşileri ve imparatorluk yöneticileri bir anda alarma geçmiş ve bunu fark etmişlerdir. Zenginler ve güçlüler, sayıca bizden çok daha az olduklarının ve biz istersek bu sayısal üstünlüğü kullanarak onları alaşağı edebileceğimizin her zaman fazlasıyla farkındadır; dolayısıyla bizim bunu istememizi engellemek, onların varoluşsal çıkarıdır.
İşte bu yüzden İsrail, Amerika Birleşik Devletleri ve müttefikleri, şimdiye dek yaratılmış en sofistike propaganda makinesini sürdürmek için bu kadar büyük enerji harcamışlardır. İşlettikleri imparatorluğun, sıradan insanların düşünme, konuşma, davranma ve oy verme biçimlerini manipüle etme becerisine bağlı olduğunu; bizi durmaksızın uygun düşünce ve davranışlara yönlendirip, uygun olmayanlardan uzaklaştırmaları gerektiğini bilirler.
Bu distopyanın tamamı, kitlesel ölçekte bir zihin kontrolüyle ayakta tutuluyor ve zihin kontrol makinesi her geçen gün daha da zayıflıyor. Giderek daha fazla insan, zalimler tarafından yönetildiğimizin, siyasetçilerimizin ve medyanın bizi aldattığının ve ulusumuz, hükümetimiz ve dünyamız hakkında bize öğretilen her şeyin yalan olduğunun farkına varıyor.
Bu yüzden, kısa vadede her şey her zamankinden daha karanlık görünse de, gözlemlediğimiz eğilimlerin işaret ettiği gerçek şudur: Kafesimizin parmaklıkları eriyen buzdan yapılmış. Bizi uysal ve itaatkâr birer çark döndürücüsüne dönüştüren yapay yanılsamalardan zihnimizi kurtarıyor, içimizdeki sağlıklı hayvanları uyandırıyoruz.
Bu koşullar altında umutsuz hissetmem imkânsız. Her şeyin mükemmel şekilde sonuçlanacağından emin değilim ama umutsuz olmak da elimden gelmiyor.
Onlar geri adım attı. Bu daha önce hiç olmamıştı.
Bu savaşı kazanmak için gerçek bir şansımız var.
Kaynak: https://www.caitlinjohnst.one/p/the-imperial-propaganda-machine-is
