Britanyalılar ve Avrupalılar Göç Hakkında Ne Düşünüyor?

Avrupa genelinde mülteciler ve diğer göçmenler rutin olarak bir sorun veya “kriz” olarak sunulmaktadır. Bu nedenle, kamuoyunun da aynı şekilde düşündüğünü, yani göçle ilgili tutumun olumsuz olduğunu ve belki de giderek kötüleştiğini varsaymak doğaldır. Siyasetçiler sık sık kamuoyunun endişelerine yanıt vermek için katı göç kuralları getirmek zorunda olduklarını öne sürerken bu varsayımı ima ederler.
Temmuz 22, 2025
image_print

Avrupa’daki siyasetçilerden ve medyadan göçle ilgili haberler duyduğumuzda, hikâye neredeyse her zaman olumsuz oluyor. Bazı ülkelerde bu artık alışılmış bir durum. İngiliz magazin (tabloid) basını, son yirmi yılda binlerce göçmen karşıtı makale yayımlamıştır. Göçmen karşıtı söylem, 1990’ların başından beri Danimarka siyasetinin bir parçası olmuştur. Buna karşılık, Viktor Orban’ın büyük ölçüde 2015’ten itibaren benimsediği aşırı, ırkçı ve İslamofobik söylemi, Macaristan’ı nispeten yeni bir aktör olarak öne çıkarıyor.

Avrupa genelinde mülteciler ve diğer göçmenler rutin olarak bir sorun veya “kriz” olarak sunulmaktadır. Bu nedenle, kamuoyunun da aynı şekilde düşündüğünü, yani göçle ilgili tutumun olumsuz olduğunu ve belki de giderek kötüleştiğini varsaymak doğaldır. Siyasetçiler sık sık kamuoyunun endişelerine yanıt vermek için katı göç kuralları getirmek zorunda olduklarını öne sürerken bu varsayımı ima ederler.

Kamuoyu yoklamaları, Avrupalıların, hükümetlerin göç yönetiminden memnun olmadığını ve mevcut göçmen düzeylerini fazla bulduğunu sık sık göstermektedir. Ancak, 2024 sonunda yayımlanan Sosyal Avrupa Araştırması (ESS) gibi uzun vadeli veriler daha olumlu eğilimleri ortaya koymaktadır.

ODI Avrupa’da meslektaşlarımla birlikte beş yıldır Avrupa genelinde göçle ilgili kamuoyu tutumlarını ve siyasi anlatıları inceliyoruz. Analizlerimiz, 20 yıl öncesine kıyasla artık daha fazla Avrupalının (her ülkede değilse de birçok ülkede) göçün ülkelerini daha yaşanabilir hâle getirdiğini düşündüğünü gösteriyor.

Olumlu tutumlar özellikle İrlanda, Birleşik Krallık, Norveç, İspanya, Hollanda, Belçika ve İsviçre’de artmıştır. Göçün ekonomik ve kültürel etkileri konusunda halka sorular sorulduğunda da benzer olumlu eğilimler ortaya çıkmaktadır.

ODI Europe

 

Birleşik Krallık, Avrupa’da göç karşıtı görüşlerin en az olduğu ülkeler arasında yer almaktadır. 2002-03 yıllarında İngiliz halkının yalnızca %27’si göçün ekonomi üzerinde olumlu etkisi olduğunu düşünürken, bu oran 2023-24 döneminde %66’ya yükselmiştir. Ancak bu, bir önceki anket döneminde (2020-22) görülen%69’luk orandan küçük bir düşüşü göstermektedir.

İngiltere, son Dünya Değerler Araştırması’nda göçü son derece pozitif değerlendiren ve özellikle göçün getirdiği kültürel çeşitliliği hoş karşılayan bir ülke olarak zirveye yerleşti.

Migration Observatory, İngiliz halkının çoğunluğunun NHS’de (Ulusal Sağlık Hizmetleri), bakım hizmetleri ve personel açığı bulunan diğer işlerde çalışmak üzere gelen göçmenlerin girişinin kolaylaştırılmasından yana olduğunu ortaya koymuştur.

Düşünce kuruluşu British Future’dan araştırmacılar, kamuoyunun büyük çoğunluğunun mevcut uluslararası öğrenci göçü seviyelerinin aynı kalmasını veya artmasını tercih ettiğini ortaya koydu. Uluslararası öğrenciler şu anda ülkeye gelen net göçün %40’ını oluşturuyor.

Neden bu farklar var?

Kamuoyunun tutumları hakkında duyduklarımız ile verilerin gerçekte gösterdiği durum arasındaki farkın bir açıklamayı hak ettiğini düşünüyoruz.

Göçle ilgili tutumların büyük ölçüde insanların gençken oluşan ve derinden kökleşmiş değerlerine dayandığını biliyoruz. İnsanların tutumları nispeten yavaş değişir. Bu alandaki uzun vadeli olumlu eğilimlerin anahtarı muhtemelen kuşak değişimidir. Öte yandan göçün önemi, yani kamuoyunun göçü en önemli endişe konularından biri olarak görüp görmediği hususu, medya ilgisi ve siyasi söylemler tarafından yönlendirilerek büyük ölçüde dalgalanabiliyor.

Bu, bazı Avrupa ülkelerinde aşırı sağın yükselişi göz önüne alındığında çelişkili gibi görünebilir. Ancak, kemer sıkma politikaları, ekonomik güvensizlik ve ekonomik gerilemenin aşırı sağ oylarını artıran başlıca faktörler olduğunu biliyoruz.

Araştırmacılar; aynı zamanda “ters tepki” etkisini de tespit ettiler. Bu ters tepki durumu, popülist radikal sağ partilerin başarısının arttığı dönemlerde özellikle kendilerini radikal sağ görüşlerden uzak tutmak isteyen daha fazla vatandaşın göçle ilgili olumlu tutumlar bildirmesiyle ortaya çıkıyor.

Olumsuz eğilimler                                 

Son ESS (Sosyal Avrupa Araştırması) verilerine göre öne çıkan şey, birden fazla ülkede eş zamanlı olarak daha olumsuz eğilimlerin ortaya çıkmasıdır. Bu durum özellikle İrlanda, Birleşik Krallık, Hollanda ve Polonya’da; ayrıca İzlanda ve Fransa’da da belirgindir.

İrlanda’da, göçün ülkelerini yaşamak için daha iyi bir yer haline getirdiğini belirten katılımcıların oranında, önceki anket turuna (2020-22) göre önemli bir yüzde onluk düşüş var. İngiltere’de aynı soruya verilen yanıtlarda beş puanlık bir düşüş (yüzde 68’den yüzde 63’e) görülüyor. Bu, göçün İngiltere’yi yaşamak için daha kötü bir yer haline getirdiğini düşünenlerin yalnızca yüzde 17’sine kıyasla hâlâ önemli bir pozitif çoğunluk; ancak yine de kayda değer bir değişim söz konusu.

Bu, 2018-19 ve 2020-22 yılları arasında İsveç ve Almanya’da görülen türden geçici bir dalgalanma olabilir. Her iki ülke de Avrupa’nın sözde “mülteci krizi” sırasında çok sayıda mülteci kabul etti ve bu durum göçün etkisi konusunda endişelerin artmasına yol açmış olabilir. Ancak bu dalgalanmalar küçük ve kısa süreli de olabilir.

Diğer bir olasılık ise, halkın tutumlarının nihayetinde siyasetçiler ve medya tarafından körüklenen daha düşmanca, göçmen karşıtı ortamla uyumlu hâle gelmeye başlamasıdır. Bu, başka bir nesil değişiminin başlangıcı olabilir; muhtemelen bazı aşırı sağ grupların özellikle genç seçmenler arasında popüler hale gelmesinin bir yansımasıdır.

Bu düşüşler geçici olabilir; aksi takdirde, Avrupa’nın göçe en çok ihtiyaç duyduğu bir dönemde göçe karşı pozitif tutum benimseyen Avrupa halkının yararını boşa harcama riskiyle karşı karşıya kalırız.

 

*Claire Kumar: Kıdemli Araştırma Görevlisi, ODI (Denizaşırı Kalkınma Enstitüsü) Global

Kaynak: https://theconversation.com/what-britons-and-europeans-really-think-about-immigration-new-analysis-252268

Bir yanıt yazın

Your email address will not be published.

SOSYAL MEDYA