Rusya’nın Yeni Yıpratma Savaşı

Rusya, elindeki diğer tüm seçenekleri tüketmiş durumda. Ukrayna ise vatanını savunma avantajına sahip, bu da moralin kendi lehine olabileceği anlamına geliyor. Bu tür bir savaşta şan az, kan çoktur. Bir dizi umutsuz çatışmanın ardından zafer, en az yorulan tarafa gider. Bu, bir yanda ikmal hatları ve takviye kuvvetleri konusunda esneklik göstermeyen Rusya’nın, diğer yanda ise belirgin biçimde daha az askere sahip Ukrayna’nın yürüttüğü çirkin bir bale gibidir.
Kasım 11, 2025
image_print

Pokrovsk’ta, Ukrayna’nın doğusundaki Donetsk bölgesinde şiddetli bir savaş sürüyor. Bu, Rusya’nın orada konuşlanmış Ukrayna kuvvetlerini kuşatma girişiminin bir parçası. Amaç, savaşın daha istikrarlı evrelerinde Rusya’nın işgal ettiği bölgenin dışında, Karadeniz yakınlarında stratejik bir alanı kontrol altına almak.

Stratejiden daha ilginç olan şey ise, Rusya’nın kullandığı taktikler – geçmişte kullandıklarından oldukça farklı. 2022’deki ilk işgal, hızlı bir zafer elde etmeyi amaçlayan birkaç ayrı ve nispeten dar taarruzdan oluşuyordu. Bunlardan biri başkent Kiev’i ele geçirmeye, diğerleri ise Ukrayna’nın iç kesimlerine nüfuz etmeye yönelikti. Bu strateji, Ukrayna kuvvetlerini parçalamak ve birbirinden ayırmak ve nihayetinde ülkeyi işgal etmek üzere tasarlanmıştı. Merkezi taarruz başarısız olduysa da, doğu yönündeki taarruz, Rusya’nın son yıllarda zaten işgal etmiş olduğu Ukrayna topraklarının yaklaşık %20’sini beraberinde getirdi.

Bu başarısızlıklar, Moskova’yı doğu taarruzunun tuttuğu cephedeki Ukrayna savunucularını ezip yok etmek amacıyla yığın kuvvetlere dayalı yeni bir strateji benimsemeye zorladı. Diğer bir deyişle, çoklu cephelerde hızlı ilerleme olarak başlayan harekât, Ukrayna’nın etkili savunması, Rus kuvvetlerine yönelik insansız hava aracı saldırıları ve ilerlemeyi durduran lojistik sorunlar nedeniyle kitlesel bir savaşa dönüştü ve çıkmaza girdi.

Şu anda süren savaş ise farklı. Buradaki amaç, orantılı olarak daha küçük kuvvetlerden oluşan çok sayıda çatışmada Ukrayna kuvvetlerini sistematik biçimde imha etmek.

Amaç, Ukrayna kuvvetlerinin hatlarını yarmak değil, onları dağıtmak. Harekâtın mantığı, Ukrayna ordusunun daha küçük olması nedeniyle bu tür küçük çaplı çatışmalarda uğradığı kayıpları telafi edemeyeceği varsayımına dayanıyor. Moskova, yakın mesafeden çatışmaya girmeyi, uğradığı kayıpları kabul etmeyi ve Ukraynalılara zayiat verdirmeyi hedefliyor. Bu, yıpratma savaşlarında sıkça başvurulan bir taktiktir. Taktik, Rusya’nın büyük ordusunun Ukrayna’nın ordusundan daha fazla kayıp verebilme kapasitesine sahip olduğu stratejik gerçeğine dayanır. Bu temele dayalı bir savaş, aritmetik bir meseleye dönüşür.

Yıpratma savaşlarının temeli, tarafların kayıpları telafi edebilme ve etkin kalabilme matematiksel yeteneğine dayanır; bu tür savaşlarda daha büyük güç, daha küçük olanı basitçe tüketerek ayakta kalır. Bu tür bir savaş üç unsura bağlıdır. Birincisi, daha büyük gücün düşman savunmasını kırması için geçen süredir – yani kayıpları yaklaşık aynı oranda telafi edecek kuvvetlerin çatışmaya sokulması süresi. İkincisi, farklı bölgelerde çok sayıda küçük çaplı çatışmayı destekleyebilme yeteneğidir. Kayıp oranının yüksekliği göz önünde bulundurulduğunda, bu tür bir savaş aynı zamanda askerlerin moraline de bağlıdır. Moral sayısal olarak ölçülemez ve uzun vadede öngörülemez. Bu nedenle Rusya, büyük sayıda kaybı tolere edebilecek küçük birliklerle yürütülen daha az iddialı çatışmaların, eninde sonunda Ukrayna direnişini kıracağına bahse girmektedir.

Bu tür bir savaşta temel sorun, savunma pozisyonundaki tarafın — bu durumda Ukraynalıların — sürekli geri çekilebilme yeteneğine sahip olmasıdır. Bu durum onlara, ikmal hatlarının uzunluğunu azaltma avantajı sağlar. Saldıran tarafın ikmal hatları ise çok daha uzundur; bu da olağan ikmal sorunlarını büyütür ve insansız hava aracı saldırılarına davetiye çıkarır. Dolayısıyla Rusya açısından bu stratejinin kilit noktası, Ukrayna kuvvetlerinin geri çekilmesini ve çatışmayı takviye ve ikmal noktalarına yaklaştırmasını engellemektir.

Eğer Rus birliklerinin kayıpları kabul edecek ve etkin kalacak morale sahip olduğu, ayrıca birlikler ikmal merkezlerinden uzaklaştıkça onları donatacak lojistik sistemlerin mevcut olduğu varsayılırsa, bu strateji işe yarayabilir. Ve önceki harekâtlarının başarısızlıkları göz önüne alındığında, barış anlaşması dışında zaferin tek yolu bu olabilir.

Ukrayna açısından en iyi strateji, kuşatılmaktan kaçınmak, sürekli olarak ikmal ve takviyeye yakın konumlara ilerlemek ve Rusları üslerinden uzaklaştırmak; bu geri çekilmeyi, Rusya’nın lojistik sistemini çökertecek kadar hızlı bir şekilde gerçekleştirmektir. Diğer bir deyişle, Rus lojistiği çöktüğünde ve Rus askerleri tükenip yorgun düştüğünde çatışmaya girmeye hazırlanırken kaybediyormuş gibi görünmektir.

En azından teori böyle. Bu stratejiler bazen işe yarar, bazen yaramaz. Rusya, elindeki diğer tüm seçenekleri tüketmiş durumda. Ukrayna ise vatanını savunma avantajına sahip, bu da moralin kendi lehine olabileceği anlamına geliyor. Bu tür bir savaşta şan az, kan çoktur. Bir dizi umutsuz çatışmanın ardından zafer, en az yorulan tarafa gider. Bu, bir yanda ikmal hatları ve takviye kuvvetleri konusunda esneklik göstermeyen Rusya’nın, diğer yanda ise belirgin biçimde daha az askere sahip Ukrayna’nın yürüttüğü çirkin bir bale gibidir. (Rusya’nın paralı asker kullanması durumu daha da karmaşık hale getiriyor.) Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nin kuvvet göndermeye isteksiz oluşu nedeniyle, bu savaşa giriş bedeli giderek artıyor. Ancak bana göre, Rus kuvvetlerinin üslerinden uzakta bu operasyon temposunu sürdürme kabiliyeti son derece sorunlu. Rusya, sayıların kendi lehine olduğunu düşünüyorsa, bu durum Başkan Vladimir Putin’in neden hâlâ bir ateşkese ya da uzlaşmaya yanaşmadığını açıklayabilir. Bana kalırsa, bu onun son ve en iyi hamlesi.

 

Kaynak: https://geopoliticalfutures.com/russias-new-war-of-attrition/

SOSYAL MEDYA