Türkiye’nin Hürjet Uçağında Büyük Zafer; Malezya’daki Kaybın Ardından TAI, İspanya’dan İlk İhracat Siparişini Aldı
Türk Hürjet eğitim uçağı, ilk ihracat anlaşmasını yaptı. Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TAI), tek motorlu, tandem koltuklu ve süpersonik gelişmiş jet eğitim uçağı olan Hürjet’in ihracatı için İspanya ile bir sözleşme imzaladı.
Bu ihracat anlaşması, Hürjet Hafif Taarruz Uçağı’nın Malezya’ya ihracatında başarısızlıkla sonuçlanan bir teklifin ardından geldi. Malezya Hava Kuvvetleri, filosu için nihayet Güney Kore yapımı T-50’yi seçti. Hürjet, ilk uçuşunu 25 Nisan 2023’te gerçekleştirdi.
Hürjet, Boeing T-7 Red Hawk, KAI T-50/FA-50 Golden Eagle ve Leonardo M-346 gibi rakiplerini geride bırakarak İspanya ihalesini kazandı. Azerbaycan ve Kanada da bu uçakla ilgilendiklerini belirtti.
Hürjet İspanya Hava Kuvvetleri Tarafından Sipariş Edildi
20 Aralık’ta İspanya Hava Kuvvetleri, TAI ile 24 Hürjet satın almak üzere bir Mutabakat Zaptı (Memorandum of Understanding – MoU) imzaladı. Bu uçaklar, 19 adetlik mevcut SF-5M (Northrop F-5 Freedom) eğitim uçağı filosunun yerini alacak. İspanya Hava Kuvvetleri, Northrop F-5 uçaklarını 2028 yılına kadar emekli etmeyi planlıyor.
İspanya Hava Kuvvetleri, Türk uçaklarını bu yılın Temmuz ve ağustos aylarında Madrid yakınlarındaki Torrejon Hava Üssü’nde kapsamlı bir şekilde değerlendirdi. Bu, Hürjet’in ilk yurt dışı ziyaretiydi. Hürjet, yaklaşık Mach 1.4 maksimum hıza ulaşabiliyor ve 45.000 feet irtifaya kadar görev yapabiliyor. Modern aviyoniklerle donatılan Hürjet, eğitim görevlerinden hafif taarruzlara, yakın hava desteğinden silahlı keşif görevlerine kadar çok çeşitli operasyonlarda kullanılmak üzere tasarlandı.
Anlaşmanın Detayları ve Üretim Planları
Anlaşmanın detayları henüz açıklanmadı. Ancak İspanya Savunma Bakanlığı tarafından yapılan resmi açıklamaya göre, İspanya Hürjet programında endüstriyel katılım sağlayacak.
Hürjet hala geliştirme aşamasında ve seri üretime geçmedi. Ancak TAI, üretime 2025 yılında başlamayı ve ilk teslimatları 2025-2026 döneminde yapmayı planlıyor. İspanya’nın Cardiz kentinde bulunan bir havacılık şirketi, Hürjet projesine aktif ve pasif uçuş kontrol kolları üreterek katkıda bulundu. Bu şirket, Hürjet için bu bileşenleri üretmek üzere iki aşamalı 2,8 milyon ABD dolarlık bir sözleşme imzaladığını 3 Nisan’da duyurdu.
Türk Hava Kuvvetleri ve Uluslararası Planlar
Türk Hava Kuvvetleri, dört Hürjet sipariş etti ve ikinci aşamada 12 tane daha satın almayı planlıyor. İlk dört Hürjet’in 2025-2026 döneminde teslim edilmesi beklenirken, 12 adetlik Block 1 varyantlarının 2028 yılına kadar teslim edilmesi planlanıyor. Türk Yıldızları (Türk Hava Kuvvetleri akrobasi timi) da 12 Hürjet alacak.
TAI, Hürjet’i güçlendirmek için GE Aerospace ile 100 adet F404-GE-102 turbofan motoru tedarik etmek üzere bir anlaşma yaptı. Şirket, 2030’lara kadar Türkiye’ye 100 ve uluslararası müşterilere 300 uçak teslim etmeyi hedefliyor.
Projenin Başlangıcı ve Hedefleri
“Jet Eğitim ve Hafif Taarruz Uçağı Projesi” için ilk çalışmalar Temmuz 2017’de başladı. Hürjet’in geliştirilmesinin amacı, 2030’lara kadar Türk Hava Kuvvetleri envanterindeki T-38M ve NF-5A/B 2000 uçaklarının yerini alacak süpersonik bir yerli jet eğitim uçağı üretmekti. Ayrıca, Hürjet’in yakın hava destek görevlerini üstlenerek F-16C/D uçaklarının yükünü hafifletmesi bekleniyor. Hürjet’in bir uçak gemisi varyantı da planlar arasında.
Türk Savunma Sanayisinin Küresel Bir Oyuncu Olarak Ortaya Çıkışı
Son yıllarda Türk savunma sanayisi, yerli üretimi artırma ve ihracat potansiyelini büyütme konusunda büyük adımlar attı. Türkiye’nin savunma ihracatı, 2002 yılında 250 milyon ABD dolarından 2023 yılında 5,5 milyar ABD dolarına yükseldi.
Türkiye’nin beşinci nesil savaş uçağı olan Kaan, 2024 yılında ilk test uçuşunu gerçekleştirdi. Bu uçak, Türkiye’nin beşinci nesil savaş uçağı üretebilen seçkin ülkeler grubuna katılma hedefini temsil ediyor. Kaan, Amerikan F-35 ile rekabet edemese de ABD ile bağlantılı olmak istemeyen ve sıkı ihracat koşullarından kaçınmak isteyen ülkeler için düşük maliyetli bir alternatif sunuyor.
2010 yılında, Türkiye’nin Savunma Sanayii İcra Komitesi (SSİK), Türkiye’nin F-16 filosunun yerini alacak bir sonraki nesil hava üstünlük savaş uçağını tasarlama, geliştirme ve üretme kararı aldığını duyurdu. Bu süreçte elde edilen başarı, dikkate değer bir ilerlemeyi temsil ediyor.
Uluslararası İş Birlikleri ve İnsansız Sistemler
2023 yılında Azerbaycan, Türkiye’nin beşinci nesil savaş uçağı programına katıldı. Pakistan da projeye katılmak için büyük ilgi gösteriyor. Hâlihazırda 200’e yakın Pakistanlı mühendis Kaan üzerinde çalışıyor. Görüşmeler başarılı olursa, Pakistan bu programa dahil olan ikinci yabancı ortak olacak.
TAI (Türk Havacılık ve Uzay Sanayii), geniş bir İHA (insansız hava aracı) yelpazesi üretmesiyle tanınıyor. Bayraktar TB2, orta irtifa ve uzun dayanıklılığa sahip insansız silahlı hava aracı (UCAV) olarak dikkat çekiyor. Bu araç hem uzaktan kontrol edilebiliyor hem de otonom uçuş gerçekleştirebiliyor. Bayraktar TB2, Suriye, Libya, Azerbaycan ve Ukrayna gibi çatışma bölgelerinde yoğun şekilde kullanıldı.
Azerbaycan, Türk insansız hava araçlarının uluslararası alandaki itibarını pekiştiren ülkelerden biri oldu. Bayraktar TB2, Azerbaycan’ın Ermenistan’a karşı kazandığı Dağlık Karabağ zaferinde önemli bir rol oynadı. O zamandan beri bu araç, Pakistan, Bangladeş ve Maldivler gibi birçok ülkenin envanterine dahil edildi.
Körfez Ülkeleri ve Afrika’daki Genişleme
Katar, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi Körfez ülkeleri, Türk savunma ürünlerine ilgi gösterdi. Suudi Arabistan, Türkiye’den insansız silahlı hava araçları (UCAV) satın almak için 3 milyar ABD doları değerinde bir anlaşma imzaladı. Bu, Türkiye’nin savunma ihracatında bugüne kadarki en büyük anlaşma olarak kayıtlara geçti. Türkiye, ülkeleri kazanmak için teknoloji transferi ve ortak üretim teklif ediyor.
Afrika’da Türkiye, Somali’de en büyük yabancı askeri üssünü kurdu. Bu üs, Türkiye’nin bölgesel güvenlik dinamiklerini etkilemesine ve Kızıldeniz ile Hint Okyanusu’na gücünü yansıtmasına olanak tanıyor. Aynı zamanda, Türkiye’ye Afrika savunma pazarına erişim sağlayarak bu pazardaki etkisini artırıyor.
Türkiye’nin Kara ve Deniz Platformlarındaki Yükselişi
Türkiye’nin kara ve deniz platformlarına yönelik savunma ihracatı da giderek artan bir popülarite kazandı. 2022 yılında, kara ve deniz askeri platformlarının ihracatı, hava platformlarının ihracatını geride bıraktı. Türkiye, dünyanın ilk insansız hava aracı taşıyıcısı (drone carrier) olacak olan en büyük savaş gemisi üzerinde çalışıyor. Bu proje, potansiyel müşterilerden büyük ilgi topluyor.
Türk savunma sanayisinin kara platformları da uluslararası alanda dikkat çekiyor. Modern teknolojilerle donatılmış tanklar, zırhlı araçlar ve topçu sistemleri, Türkiye’nin ihracat potansiyelini daha da genişletiyor. Bu projeler, Türkiye’nin hem bölgesel hem de küresel güvenlik arenasındaki etkisini artıran bir diğer stratejik hamle olarak öne çıkıyor.
Türk İHA’larının Küresel Çapta Gücü
Bayraktar TB2 insansız hava aracı, sadece Türk savunma sanayisinin bir sembolü olmakla kalmayıp, aynı zamanda küresel savunma pazarında da geniş bir yer edinmiştir. Türkiye’nin insansız sistemlerdeki liderliği, Körfez ülkeleri ve Afrika’da önemli satışlarla pekiştirildi. Suudi Arabistan gibi ülkeler, Bayraktar TB2’nin performansından etkilenerek Türk yapımı insansız hava araçlarına yöneldi.
Bayraktar TB2, Azerbaycan’ın Ermenistan’a karşı Dağlık Karabağ zaferinde belirleyici bir rol oynadı ve bu başarı, Türk savunma ürünlerinin dünya çapında tanınmasını sağladı. Ukrayna’da da benzer başarılar elde eden Bayraktar TB2, ülkelerin Türkiye’ye olan güvenini artırdı ve yeni müşteriler için kapılar açtı.
Türkiye’nin Stratejik Gücü ve Geleceğe Bakış
Türkiye’nin savunma sanayisindeki gelişimi, yerli ve milli üretim vizyonu etrafında şekilleniyor. Hem askeri teknolojilerdeki yenilikler hem de stratejik iş birlikleri, Türkiye’nin küresel savunma pazarındaki konumunu güçlendiriyor.
2030’lara kadar Hürjet üretiminin 400 adede ulaşması ve bu uçakların önemli bir kısmının uluslararası müşterilere satılması hedefleniyor. Ayrıca, Türkiye’nin insansız hava araçları taşıyıcısı gemi gibi yenilikçi projelerle dünya çapında dikkat çekmesi bekleniyor. Bu tür projeler hem teknolojik hem de stratejik anlamda Türkiye’nin savunma sanayisindeki etkisini artıracak.
*Ritu Sharma, savunma ve dış politika üzerine yaklaşık 17 yıldır yazılar yazmaktadır. Almanya’daki Erfurt Üniversitesi’nde Çatışma Çalışmaları ve Barış Yönetimi alanında yüksek lisans derecesine sahiptir. İlgi alanları Asya-Pasifik, Güney Çin Denizi ve havacılık tarihidir.
Kendisine [email protected] adresinden ulaşabilirsiniz.
Kaynak: https://www.eurasiantimes.com/spain-becomes-the-first-foreign-country-to-purchase/
Çeviren: Yavuz Aslan