Çin’in Yapay Zekası Öne Çıkıyor Gibi Görünüyor

Yapay zeka (YZ) konusunda hiç uzman olmadığımı itiraf etmeliyim. İş dünyası basınında çıkan yazıları ve daha bilgili arkadaşlarımın bana gönderdiği rastgele makaleleri okuyorum. Ancak bu teknolojinin ayrıntılarına dair herhangi bir bilgiye sahip olduğumu söyleyemem.

Bununla birlikte, maliyetleri anlayabiliyorum ve bu açıdan bakıldığında, Amerika Birleşik Devletleri’nin YZ endüstrisi için tablo pek de iç açıcı görünmüyor. Çin’in en son ürünleri, çok daha düşük bir maliyetle benzer hesaplama hızları sunuyor gibi görünüyor. Yeni MiniMax M2 Modeli hakkındaki bu yazıya göre, bu model, en son ABD modelleriyle karşılaştırılabilir bir performansı, sadece yüzde 8’i kadar bir maliyetle sunabiliyor. Üstelik bu sistem açık kaynaklı. Bu da, tescilli modellere kıyasla benimsenmesini ve değiştirilmesini daha ucuz hale getiriyor.

Çinli YZ şirketlerinin verimli teknikler geliştirme ihtiyacı, Nvidia ve diğer yonga üreticileri tarafından üretilen en gelişmiş bilgisayar yongalarının kendilerine satılmasının yasaklanmasıyla onlara adeta dayatıldı. Şimdi bakıldığında, bu yasağın rekabet açısından akıllıca bir tercih olmamış olabileceği anlaşılıyor; her ne kadar bu durum Amerika Birleşik Devletleri’nin soyut bir anlamda daha iyi bir YZ’ye sahip olmasını sağlamış olsa da. Veri merkezlerinin elektrik ve suya olan muazzam ihtiyacı göz önüne alındığında, Çin’in çok daha az hesaplama gücü ve dolayısıyla daha az elektrik ve su gerektiren sistemler tasarlamış olması gerçekten olumlu bir gelişme.

Ayrıca, düşük maliyetli elektriğe erişimin Amerika Birleşik Devletleri’nde YZ’nin ilerlemesi önünde gerçek bir kısıtlayıcı unsur olabileceği, buna karşın Çin’de böyle bir sorunun yaşanmasının pek muhtemel olmadığı da kayda değer bir noktadır. Orada elektrik bol ve ortalama fiyatı buradakinin yarısından daha az.

Teknoloji hisseleri her geçen gün daha da yüksek seviyelere ulaşırken (Nvidia’nın piyasa değeri 5 trilyon doları geçti), Amerika Birleşik Devletleri piyasalarında ciddi bir balon olmadığını düşünmek zor. Yetişkinlik hayatımda iki büyük balon yaşadığım için, iyimserlerin gittikçe daha uçuk hikâyeler uydurmasına alışığım.

Örneğin, Nvidia’nın mevcut hisse senedi fiyatının mantıklı olabilmesi için, şirketin beş yıl içinde tüm öngörülen kurumsal kârların yaklaşık yüzde 10’unu elde etmesi gerekir. Bu imkânsız değil ama ben buna bahse girmezdim. 1990’lardaki balonda Cisco Systems ve diğer teknoloji şirketleri hakkında da benzer öngörüler duymuştum.

Ayrıca 2000’li yıllarda, konut fiyatlarının borsada hisse senetleri gibi işlem görmedikleri için asla çakılmayacağına dair güvence verildiğini de hatırlıyorum. (Sanırım bir keresinde ABD Merkez Bankası Başkanı Alan Greenspan da bu görüşü savunmuştu.) Ayrıca, öngördüğüm türden ülke çapında bir konut fiyatı çöküşünün daha önce hiç yaşanmadığını da söylüyorlardı. Ben de, 1996’dan 2005’e kadar ülkede yaşanan türden bir fiyat artışının da daha önce hiç görülmediğine dikkat çekmiştim.

Her neyse, bana göre bu kesinlikle bir balon gibi görünüyor. Çin’in yapay zekâ alanındaki başarısının, bu balonun patlamasına yol açan en yakın neden olması ironik olurdu.

 

Kaynak: https://cepr.net/publications/chinese-ai-jumping-ahead/