Bangladeş’in durumu halkın yıllarca birikmiş demokrasi açlığının reform vaatleriyle tehir edildiği klasik bir ara rejim hikâyesi gibi görünüyor. Protestolar hükümet yanlılarını kayırdığı iddia edilen bir kota sistemine karşı Temmuz ayında başlamış, daha sonra geniş çaplı bir rejim değişikliği talebine dönüşmüştü.
Bangladeş’in yeni lideri Muhammed Yunus görevinin 100. Günü dolayısıyla yaptığı konuşmada yolsuzluk ve kötü yönetimle zedelenen kurumların yeniden inşasının büyük bir görev olduğunu vurguluyor.
Yunus milletten sabır dilemiş. “Seçim yapacağız ama önce reformlar” demiş. Pastayı fırına sürmeden önce mikserin tamirini beklemeye benziyor.
Eski Başbakan Şeyh Hasina’nın ağustos ayında görevden alınmasının ardından geçici hükümetin başına getirilen 84 yaşındaki Yunus seçim komisyonunun kısa sürede oluşturulacağını, ancak reformlar için zamana ihtiyaç duyulduğunu belirtmiş.
15 yıllık Hasina döneminin ardından yaşanan kaosu toparlamak kolay değil elbette. Demokrasi de sabır oyunu. Ancak Yunus’un reform vaatleri uzun süredir kullanılmamış bir lokomotifi raylar hazır değil bahanesiyle garaja çekmeye benziyor.
Yunus yılların yolsuzlukla lime lime olmuş istemini sektör sektör düzelteceğini söylüyor. İyi hoş da halkın sabrı da tükeniyor. Şimdi halk istasyonda beklerken çaylar içiliyor ama trenin gelişi hala muamma.
Yunus’un niyeti ne kadar samimi olursa olsun tarih bize bu tür geçiş dönemlerinde sık sık sabır talep eden liderlerin bu süreyi kendilerini pekiştirmek için kullandığını gösteriyor. Reformların geniş kapsamlı olması gerektiği açık, ancak bir takvim olmadan yapılan vaatler genelde halkın umutlarını sömürmekten öteye gitmiyor.
Hasina’nın iadesi
Yunus, Şeyh Hasina’nın 15 yıllık yönetimi sırasında işlenen insan hakları ihlaller, kaybolmalar ve katliamlarla ilgili soruşturmalar yapılacağını söylüyor. Yunus ayrıca protestolar sırasında güvenlik güçlerinin sert müdahalesi sebebiyle bin 500 kişinin öldüğünü ve 3 bin 500 kişinin zorla kaçırıldığını ifade ediyor. Yunus, Hasina hakkında insanlığa karşı suç iddialarıyla tutuklama emri çıkarıldığını ve Hindistan’dan iadesinin talep edileceğini duyuruyor. Yunus’un Hasina’yı Hindistan’dan getirme planları Hint-Bangladeş dostluğuna limon sıkma potansiyeli taşıyor.
Hasina’nın iadesi içerideki hesaplaşmanın ötesinde Bangladeş’in bölgedeki ilişkilerini riske atabilir. Hindistan gibi büyük bir komşu ile bu kadar hassas bir konuda gerilim üretmek Yunus’un inşa etmek istediği yeni düzen için taşları yerinden oynatabilir.
Halkın beklentileri devasa, ancak bu umutların karşılanmaması Yunus’un iktidarına zarar verebilir, hatta askeri bir müdahaleyi bile tetikleyebilir. Yunus’un, reformların zaman alacağını söylerken hızlı ve somut adımlar atamaması destekçilerini dahi hayal kırıklığına uğratabilir.
Demokrasi rayları döşemekle değil, trenin çalışmasıyla işler. İnsanlar bir noktadan sonra trenin gelmesini ister. Yunus’un işi zor ama halkı daha fazla bekletme lüksü yok.