AB, ‘Askerî Schengen’e’ Bir Adım Daha mı Yaklaşıyor?

Avrupa, savunma harcamalarını artırıyor. Ancak çatışma durumunda askerî teçhizatı bir ülkeden diğerine mümkün olduğunca hızlı taşıma konusu büyük ölçüde göz ardı edildi.

Silah ve birliklerin, blok içinde pasaportsuz seyahat alanında sivillerin yaptığı kadar serbestçe hareket etmesini sağlayacak bir “askerî Schengen” fikri yıllardır konuşuluyor. Ancak Ukrayna’daki savaşın getirdiği artan güvenlik kaygılarına rağmen hem AB hem de NATO için bu fikir hâlâ tam anlamıyla hayata geçirilemedi.

Avrupa Komisyonu, bu hedefe on yılın sonuna kadar ulaşmayı amaçlayan son girişimini 19 Kasım’da sunacak.

RFE/RL tarafından görülen taslak metin, bunun iki yolla başarılabileceğini belirtiyor: İlk olarak, Ukrayna ve Moldova gibi AB aday ülkeleri de dahil kıta genelinde ray hatları, limanlar ve köprüler gibi yüzlerce “geçide” para harcamak ve bu ülkeleri AB’nin askerî nakliye yapısına entegre etmek.

İkincisi, askeri varlıkların bir AB ülkesinden diğerine hızlı ve kolay bir şekilde taşınması çabalarını engelleyen farklı ulusal yasaların ve bürokrasinin önüne geçmek için bürokratik engelleri ortadan kaldırmak.

Konuşma Çok, İlerleme Az

2017’de “askerî Schengen” fikri bir “öncelik alanı” hâline geldi ve 2018, 2022 ve 2024’te eylem planları hazırlandı ancak çok az ilerleme kaydedildi.

RFE/RL’ye isim vermeden konuşan AB diplomatlarına göre, bu ilerleme eksikliği kesinlikle çaba eksikliğinden kaynaklanmıyor. Konu, AB-NATO işbirliği görüşmelerinde genelde gündemin üst sıralarında yer alıyor, ancak iki örgüt de bunu hiçbir zaman tam olarak benimsemedi.

NATO uzun zamandır, özellikle de şu anda 27 AB üye ülkesinden 23’ünün de askeri ittifakın parçası olduğu düşünüldüğünde, AB’nin askeri hareketliliğe daha fazla yetki vermesini ve daha fazla para ayırmasını umuyordu. Ukrayna’daki savaş, tüm savunma konularında ilerleme kaydedilmesi ihtiyacını daha da artırdı.

Aynı zamanda AB içinde de uzun zamandan beri, NATO’nun pahalı askerî teçhizata para harcamaya fazla, bu teçhizatı taşımaya ve diğer müttefikler için erişilebilir kılmaya ise çok az odaklandığı yönünde bir memnuniyetsizlik var.

NATO’nun 2035 yılına kadar gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 3,5’ini askeri teçhizata, yüzde 1,5’ini de askeri olmayan yatırımlara (örneğin askeri mobiliteye) harcama hedefi, bu sorunu çözmeye yönelik önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.

Ancak bu konu hâlâ Komisyon belgesinin de vurguladığı gibi büyük ölçüde üye ülkelerin inisiyatifinde.

Komisyon dokümanında; “Ulusal güvenlikleri ve savunmaları kapsamında Üye Devletler, yabancı silahlı kuvvetlerin kendi topraklarından geçmesine izin verip vermemekte serbest olmaya devam ederken, AB’nin askerî ve sivil ihtiyaçlarını dengeleyen bir askerî hareketlilik çerçevesine sahip olmaları gerekir” deniyor.

Görev süresi 2029’da sona erecek olan Avrupa Komisyonu’nun hedefi, “düzenleme, altyapı ve kabiliyet boyutlarında kademeli olarak bir ‘Askeri Schengen’e ulaşma yolunda ilk adım olarak 2027 yılı sonuna kadar AB çapında bir Askeri Hareketlilik Alanı kurmaktır.”

Yeterince Para Olacak mı?

Soru şu: Bu kez gerekli fon bulunabilecek mi?

Son çok yıllı AB bütçesinde (2021-2027), 21 ülkede 95 projeye odaklanan sivil/askerî çift kullanımlı ulaşım altyapısı için 1,7 milyar avro (2 milyar dolar) ayrılmıştı. Ancak Komisyon dokümanında ifade edildiği gibi: “AB fonlarına olan talep, mevcut kaynakları önemli ölçüde aştı ve tüm çağrılara aşırı talep geldi.”

Bu yüzden Avrupa Komisyonu, bir sonraki uzun vadeli bütçe (2028-2034) için askeri teçhizatın daha hızlı ve sorunsuz bir şekilde taşınması gereken 500 “sıcak nokta projesine” odaklanarak ikili kullanımlı ulaşım altyapısı için 17,65 milyar avro önerdi.

Ancak bu kabul görecek mi? Özellikle de üye devletlerin Komisyon’un ilk teklifini sulandırma ve AB fonlarını tarım, balıkçılık ve diğer sosyal harcama gibi “oy kazandıran” alanlara yönlendirme eğiliminde olduğu düşünülürse.

Raylı ulaşım da askerî hareketlilik konusunda en fazla paranın harcandığı taşıma türü. Ve bu muhtemelen devam edecek. AB, bu yılın başlarında dört öncelikli çok modlu askeri hareketlilik koridoru (kuzey, güney, doğu ve merkez) üzerinde anlaşmaya vardı. Kuzeydeki, Hollanda’yı Almanya ve Polonya’ya, daha ileride ise Ukrayna’ya bağlayan hat, koridorun en gelişmiş olan hattıdır.

Komisyon belgesi ayrıca eylülde açılan, Avrupa standart hat genişliğine sahip ve batı Ukrayna’yı Slovakya ve Orta Avrupa’nın geri kalanına bağlayan 22 kilometrelik bir demiryolu hattına vurguda bulunuyor.

Ayrıca “Moldova ve Ukrayna’yı AB Üye Devletlerine bağlayan Avrupa Ulaştırma Koridorları üzerinde Avrupa nominal standart hat genişliğini yaygınlaştırmak için hazırlık çalışmalarının sürdüğünü” belirtiyor. Amaç, AB ve aday ülkelerin tamamının gelecekte aynı hat genişliğini kullanmasını sağlamaktır.

Avrupa Komisyonu ayrıca askeri hareketlilik için hayati önem taşıyan diğer kalemlere de para ayırmaya istekli; bunlar arasında büyük kargo hava taşımacılığı, çift amaçlı feribotlar, roketler ve tanklar gibi ağır askeri teçhizatı taşımak için kullanılan trenler için düz yataklı vagonlar yer alıyor.

‘Askerî Hareketliliği’ Geliştirme

Yine de nihayetinde AB’nin yapabileceği en büyük değişiklik, askerî birlik ve teçhizatın hareketini kolaylaştıracak mevzuatta olacak. Askerî nakliye için bir AB ülkesinden diğerine geçiş izni almak 45 günü bulabiliyor.

Brüksel’in belirlediği hedef üç gün. Şaşırtıcı bir şekilde, tehlikeli maddelerin taşınmasına ilişkin AB uyumlu kuralları askeri taşımacılık için geçerli değil, bu da genellikle özel düzenlemeler üzerinde anlaşmaya varılması gerektiği anlamına geliyor.

Bu durum değişecek ve Avrupa Komisyonu daha da fazlasını talep etmeyi planlıyor.

Bir diğer öneri, üye devletler arasında askerî teçhizat taşımak için verilen izinlerin artık yıllık olarak yenilenmesine gerek kalmaması. Bu izinler iptal edilene kadar geçerli olacak. AB üyesi olmayan ülkeler de bu değişikliğe dâhil olabilecek.

Bunun anahtarı, Avrupa Komisyonu veya bir AB üye devletinin önerisinden sonra 48 saat içinde devreye sokulabilecek “Avrupa Askerî Hareketlilik Geliştirilmiş Yanıt Sistemi” (EMERS) olacaktır.

Muhtemel bir askerî acil durumda bu yanıt sistemi etkinleştirildiğinde, sınır ötesi askerî taşımacılık yalnızca bir bildirim gerektirecek ve askerî hareket için gereken ön bildirim süreleri azaltılacak. Standart gümrük işlemleri hariç, çoğu standart prosedür bypass edilebilecektir.

Elbette tüm bu önerilerin AB üye devletlerce, çoğu zaman oy birliğiyle, kabul edilmesi gerekecek. Ukrayna’daki savaş nedeniyle AB’nin askerî anlamda kendini güçlendirme ihtiyacının arttığı düşünüldüğünde, bu belki de bir “askerî Schengen”e ulaşmak için en uygun fırsat olabilir.

 

Rikard Jozwiak, Prag’da RFE/RL’nin Avrupa editörüdür ve Avrupa Birliği ile NATO üzerine odaklanmaktadır.

Kaynak: https://www.rferl.org/a/eu-military-schengen-mobility/33593061.html

Tercüme: Ali Karakuş