Atatürk’ün Ortadoğu Projesi; Elcezire Konfederasyonu

Tarihte bilinmeyenler diye düşünülen henüz bilinmemiş olanlar, bilinebildikleri her zaman, ne kadar da önemli ve ne kadar da belirleyici “sırlar” barındırmıştır hep. Tarih her ne kadar araştırılmaya müsait bir alanın adıysa da gizemli defterleri açmak her zaman zevk verir mi bilinmez… Tam da böyle düşünceleri hatırlatan okunulası bir kitap var önümüzde: Özdemir Bey’in Filistin-Suriye Kuvva-i Milliyesi ve Elcezire Konfederasyonu*. Kitabın yazarı Murat Güztoklusu, önemli araştırmalarda bulunmuş, üslubundan anlaşıldığı kadarı ile derleme ve kategorize etme konusunda mahir bir araştırmacı. En önemli mahareti ise ulaştığı tarihsel verilerin, “hala-şu an”daki etkilerinin izini takip etme halindeki, “iliştirme” gayreti olsa gerek. Güztoklusu’nun, Özdemir Bey’le ilgili başka çalışmaları da mevcut. Tarihi olarak çokça önemli metinler yayınlamış olan Bengi Yayınları’ndan 2019 yılında yayınlanan Özdemir Bey’in Filistin-Suriye Kuvva-i Milliyesi ve Elcezire Konfederasyonu isimli eseri de içerisinde yer alan bilgi, belge ve tespitleri ile tam bir araştırma sonucu bir eser. Eser, pek bilinmeyen ve üzerine pek çalışılmamış bir konu hakkında. Türkiye’nin dış siyaseti ile ilgili çalışanlara heyecan verici, yol açıcı ve teşvik edici mahiyette.

Özdemir Bey’in Filistin-Suriye Kuvva-i Milliyesi ve Elcezire Konfederasyonu ekler hariç yirmi bölümden oluşuyor ki, önemli birkaç bölüm başlığını zikrettiğimizde kitabın ele aldığı konunun önemini, tarihsel ve siyasi olarak sunabileceği kanaatindeyiz. Kitabın konu bütünlüğünü biraz olsun hissettirebilecek öne çıkan bazı bölüm balıkları şöyle: Üç Asır Sonra Mısır’da Özdemiroğlulları ve Ali Şefik (4), Gazze Savunmaları ve Filistin 1917 (9), Armagedon Savaşı ve Suriye’nin Kaybı (10), Özdemir Bey’in Halep Çalışmaları ve Türk-Arap Muahenet Cemiyeti (11), Suriye İtirafnamesi ve Arap Kemalizmi’nin Doğuşu (13), Mustafa Kemal’den Özdemir Bey’e Suriye Başyönergesi ve Sivas Kriterleri (15), Sadun Acemi Paşa’dan Şeyh Ahmet Sunusi’ye Irak’ta Kemalist Hareket ve Telafer Devrimi (20), İnönü Tartışmalarında Lozan Boyutu (22), Hatay Sorunu ve Elcezire Konfederasyonu (23)

Eser önsözden itibaren adım adım; Filistin ve Suriye Kuvva-i Milliyesi’ne öncülük eden Şefik Özdemir Bey’in, Mustafa Kemal’le ilişkileri ve birlikte geliştirdikleri “Kemalist Ortadoğu Projesi”nin yansımaları, bu proje için girişilen diyalog ve irtibatlar, Yemen Beylerbeyi olması akabinde Özdemir Bey’in Habeşistan Valisi olarak atanması, Mısır’daki Özdemiroğullarının varlığı, Atatürk’e bağlı olarak gerçekleşen harekatın (siyasi ihtimallerinin göz önüne alınarak) anlatımı, Türk ordusunun Halep’ten çıkmasının ardından Özdemir Bey’in bölgede başlattığı çalışmalar, Özdemir Bey’in kurduğu cemiyet ve faaliyetleri, görevleri ve Derbent Zaferi kaleme alınmıştır.

Yazar Murat Güztoklusu’ya okuyucusunu Atatürk’ten siyasi olarak neler tevarüs ettiğine dair soru işaretlerine sahip kılıyor. Güztoklusu’ya göre Atatürk’ün “hariç planları” vardı. Esasında Atatürk’ün Fransa gibi hariç güçler ile mesafelerini ve Ortadoğu’daki hedeflerini yıllar sonra “Hatay Sorunu” açığa çıkarmıştır. “Elcezire Konfederasyonu’nun 1920’lerin başlarında, Suriye ve Irak’taki gelişmeler sonucu bir siyasal proje olarak gündemden çıkması, on beş yıl sonra Hatay Sorunu nedeniyle aniden ve oldukça işlenmiş, geliştirilmiş bir proje olarak gündeme yeniden Atatürk tarafından getirilmesi, onun bu projeyi basit ve gelgeç bir taktik araç olarak değil, uzun erimli bir stratejik amaç olarak gördüğünü kanıtlamaya yeterlidir, görüşündeyiz. Fransa’nın engeline takılan bu proje, Atatürk’ün ölümüyle Türkiye’nin rafından da tamamen indirilmiştir.” diyen yazardan ilhamla soruyoruz… Atatürk ölmeden bu ve benzeri projelerin raftaki hükmü neydi?  Konfederasyon, Özdemir Bey’in nezdinde ileriye doğru uzun erimli bir planlama mıydı? Ortadoğu geleceğinde hangi beklentiler vardı? Bu beklentilere nazaran Ortadoğu’da, kimlerin Anadolu karşı espiyonaj faaliyetleri vücut buldu?

Türkiye/Anadolu merkezli, başta Suriye’deki milli çabaların eş zamanlı anti-emperyalist dayanışmaya dönüşünün hikayesini okuyan okuyucu, bu soruları düşüne dursun, yine yazar Güztoklusu, Kemalist bir Ortadoğu projesinden bahis açıyor. Özdemir Bey’in Filistin-Suriye Kuvva-i Milliyesi isimli kitapta Ortadoğu’da Kemalist planlama aşamasının ufkunun izlerini sürüyoruz. Murat Güztoklusu, kitapta yer yer “Kemalist” diye nitelediği refleks Sivas kriterlerine bağlı olan bir duruştan kaynağını alıyor. Kitapta, Özdemir Bey’in Ortadoğu’daki Kemalist projesinin izini sürülürken, dönemin genel havası ve bir takım devlet adamlarının, Batı etkisinde nefes alışları, bu devlet adamları ile aynı atmosferde alternatif çabalarda bulunabilmenin doğurduğu sorunlar ve bu sorunları aşmak için geliştirilen politikalar ayrıntılarıyla anlatılıyor. Filistinlilerin Anadolu’daki hareketleri izlemesi ve Ortadoğu’nun en can alıcı lokal bölgelerinde Türkiye’nin himayesinin talep görmesi, emperyalist devletlerin bu hususta duyduğu endişe ve yaşanan sorunlar da ayrıntılarıyla ele alındıktan sonra, Ortadoğu’da tohumları bulunan ve canlandırılmaya çalışılan tüm Kemalist hareketlerin izleri…

Yazarın önemli bir tespiti burada dikkat çekiyor; Atatürk, dönemdaşları gibi Turancılık ve İslamcılık gibi herhangi bir ideolojik kampın askeri görülmek yerine Özdemir Bey gibi sadık fikir ve eylemdaşları ile “ulaşmak istediği” nihai hedeflere dair planlamalar ile meşgul bir devlet adamı olarak rol oynuyor. Zaten Konfederasyon da bu yönde gelişmiştir.

Murat Güztoklusu’nun “Hatay Sorunu, Konfederasyon Projesi’nden koparak çözüm yoluna girmişti. Hatay, 1938’de Atatürk’ün sağlığında, bağımsızlığa kavuşmuş ve 1939’da Türkiye’ye katılmıştı. Eğer Atatürk birkaç yıl daha yaşasaydı; Fransa 1940 yılında Almanya tarafından işgal edilince ortada kalan Suriye ve Lübnan’ı, 1920’de Özdemir Bey tarafından Atatürk’ün yönergeleriyle eyleme geçirilen düşü, yani Konfederasyon Projesi’ni canlandırarak gerçekleştirebilir miydi? Kesin bir yanıt vermek zor ama benim görüşüm olabileceği yönündedir.” ifadeleri kitapta yer yer “sanki” cevap bulmuş gibi görünse de esasen düşünülmesi gereken bir soru olarak kalıyor. Zira Hatay’ın bağımsızlığı zahiren gerçekten de dar sınırları içerisinde bir politikadan uzak, sınır ötesi bir hareketin şifrelerini barındırıyor. Ama bu şifreler, tarihe şifre olarak geçmenin ötesine ulaşamıyor. Atatürk’ün ajandasının ne kadarı Özdemir Bey’in faaliyetleri başarılı oldukça bildirilmişti? Kim bilir…

Özdemir Bey’in Filistin-Suriye Kuvva-i Milliyesi ve Elcezire Konfederasyonu isimli, Murat Güztoklusu imzalı kitap, yakın tarihin ön kabulleri bir yana tarihe bugünümüzü de etkileyen hadiselerin ilmi olarak bakmak isteyenler için önemli bir alternatif metin ve 1923’te kurulan Cumhuriyet’in sınır dışı (Ya da ötesi mi demeliyiz? ) topraklardaki izdüşümlerini ve siyasi-düşünsel “haklarımız”a kafa yoranlar için ufuk açıcı bir çalışma. Güztoklusu, her ne kadar kitap boyunca bir çok “Atatürkçü” bariyeri aşmış gibi görünse de özellikle Enver Paşa ve Ortadoğu’daki dini refleksler konusunda bilindik “Atatürkçü” bariyerlere takılmasına rağmen, hala alternatif bir okuma için önemli açılımlar barındırıyor.

*Elcezire Konfederasyonu Ve Özdemir Bey’in Filistin Suriye Kuvva I Milliyesi-Murat Güztoklusu- barış Platin yay.